Türkiye Değişim Partisi Genel Başkanı Mustafa Sarıgül, Küthaya ’ da basın toplantısı düzenledi.

Malazgirt’ten girdiğimiz Anadolu’ya, Kütahya’dan kök saldık. Sonra bizi Anadolu’dan çıkarmak isteyenler oldu. Onları yine burada, Kütahya’da durdurduk. Kütahya hem kuruluşun hem de, “Kurtuluş”un şehridir!

Kütahya’nın kahraman evlatlarını, mert insanlarını, sevgiyle, saygıyla, muhabbetle selamlıyorum.

Değerli Basın Mensupları,

TDP, kurulalı bir yıl oldu. Bir yıl içinde il, ilçe kongrelerimizi, Büyük Kurultayımızı yaptık ve seçime girme hakkını kazandık.

Ben de 1 yıldır Anadolu’yu karış karış geziyorum.240 bin km yol yaptım.

Bölgeler değişiyor, iller değişiyor ama sorunlar değişmiyor.

Halkımız geçim sıkıntısı çekiyor. Esnaf siftah yapamıyor. Çiftçimiz borç içinde.

Kütahya’da da durum ne yazık ki aynı Kütahya, Ak Partiye destek vermiş. Ama Ak Parti, Kütahya’ya hiçbir şey vermemiş. Devlet yatırımlarından hak ettiği payı alamamış.

2011 yılında hastane temeli atılmış, öylece duruyor.

Hızlı tren sözü verilmiş, hızlı tren geçmiyor.Stadyum yıkılmış, yenisi yapılmamış.

Bor karbür fabrikası sözü verilmiş yapılmamış.

Ak Parti,yeni fabrika yapmadığı gibi eskiden yapılanları da satmış.

Eti gümüş, gübre fabrikası, azot fabrikası, şeker fabrikası, manyezit işletmeleri, Seyitömer termik santralı, Tunçbilek termik santralı satılmış.

Kütahya, ekonomik ve sosyal açıdan gerilemiş, göç veren bir il olmuş.

Kütahya'da esnaf perişan halde; işsizlik almış başını gidiyor.

Kütahya bunu hak etmiyor. Kütahya’yı hak ettiği yere inşallah biz getireceğiz.

Değerli basın mensupları,

Türkiye’de ilginç şeyler oluyor. Birileri hem hazineyle, hem dövizle oynuyor .Hem de aklımızla alay ediyorlar.

Çok geriye gitmeye gerek yok. Bundan tam bir ay önce ,dolar 9 liralardan 12 liraya çıktı. Ülke nereye gidiyor diye herkes panik oldu.

Piyasalar tedirginleşti. Ülkeyi yönetenler dış güçlerin oyunu dediler.

Kurtuluş Savaşı veriyoruz dediler. Ekonominin kitabını yazdık dediler.

Faize karşıyız dediler. Çin modeli diye, bir şey ortaya attılar.

Bu tartışmalar devam ederken dolar 18 liraya kadar çıktı!

Sonra birden 12 liraya düştü. Bir ay önce bu ülke nereye gidiyor?

Bu işin sonu ne olacak? Dediğimiz noktaya döndük. Bunu da bize başarı diye satmaya çalışıyorlar.

Dün , dış güçlerin oyunu diyenler, bugün biz düşürdük diyorlar.

Mademki,  siz düşürebiliyordunuz bir ay önce niye düşürmediniz?11 ay önce niye düşürmediniz? Son bir ayda, ve özellikle 20 Aralıkta dolarla kimler oynadı?

18 liradan doları kimler bozdurdu? Doları 18 liraya çıkaranlarla doları 18 liradan bozanlar aynı kişiler mi?

128 milyar doları alanlarla doları 18 liradan satanlar aynı kişiler mi?

Kamuoyu bugün bunları merak ediyor. Bunların kayıtları bir yerde duruyordur. İleride ortaya çıkar. TDP’ de bunun hesabını sorar.

Sayın Erdoğan ‘‘Ben yaptım oldu!’’ diyerek,ekonomiyi bu hale getirdi.

Şimdi ‘‘ya tutarsa’’ diyor. Olan fakir fukaraya oluyor. Dolar yükseliyor, olan fakir fukaraya oluyor. Dolar düşüyor, olan yine fakir fukaraya oluyor.

Türkiye dolarla yatıyor, dolarla kalkıyor.

Ekmek kuyrukları duruyor.Pahalılık devam ediyor.İşsizlik devam ediyor. Yoksulluk devam ediyor.

Dün bize gıptayla bakan ülkelerin vatandaşları Türkiye’ye alışverişe geliyor.

Benim halkım, markete giremiyorken,onların marketleri talan ediyor olması benim gücüme gidiyor.

Daha piyasa ekonomisini kuramamış, demokrasiyle değil ,tek adamla yönetilen

Rusya’nın Devlet Başkanı Türkiye gibi oluruz diyerek, bize gülüyor!

TDP olarak, Amerika’nın demokrasimize karışmasına nasıl karşıysak, Rusya’nın da bizim işlerimize karışmasına müsaade etmeyiz.

Putin’i haddini bilmeye, devleti yönetenleri de bu konuda tavır koymaya

davet ediyorum.

Bugün ülkeyi yönetenlerin ekonomi anlayışları, halkı düşünen bir ekonomi değildir.

Halkı düşünen bir ekonomi, ülkenin parasını bu hale getirmez.

Ak Parti’nin artık ülkeye verebileceği de, ülkeden isteyebileceği de bir şey yoktur. Kalmamıştır!

TDP olarak,iş başına geleceğiz ve ülke sorunlarını biz çözeceğiz.

Ülkemizi hukukun üstünlüğü ve demokrasi içinde yöneteceğiz.

Bizim iktidarımızda devlet adil olacak, vicdanlı, şefkatli ve merhametli olacak.

Bizim tercihimiz zenginden yana değil, işsizden, emekliden, esnaftan, çiftçiden,

memurdan ve engelliden yana olacak.

Eğitimde fırsat eşitliği sağlayacağız. Üretim, üretim, üretim diyeceğiz.

Karada,  havada, denizde üreteceğiz.

Neye ihtiyacımız varsa,hepsini ülkemizde üreteceğiz. Köylerimizi yeniden canlandıracağız.

Tarımda aile işletmelerini teşvik edeceğiz.

Kanada, Rusya, Amerika, Meksika çiftçisi yerine kendi çiftçimizi ihya edeceğiz.

Yatırım ortamını canlandıracağız. Tarıma, turizme, teknolojiye, tekstil ve ticarete önem vereceğiz.

Ekonomiyi ehil ellere teslim edeceğiz. Yolsuzluk, israf ve şatafatı bitireceğiz.

Hiç kimse hiçbir şekilde, iki, üç yerden, beş yerden maaş alamayacak.

84 milyonun hakkını 84 kişiye yedirmeyeceğiz.

TDP, parlamenter demokrasiden yanadır.

Tarafsız cumhurbaşkanı, güçlü meclis, bağımsız yargı istiyoruz.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı