“Köy Enstitüleri’nin ışığı aydınlatmaya devam ediyor”

Anadolu Aydınlanması’nda ve eğitim tarihimizde eşsiz bir yere sahip olan Köy Enstitüleri’nin kuruluş yasasının kabul edildiği 17 Nisan 1940 tarihinin üzerinden 82 yıl geçti.

16.04.2022
210
“Köy Enstitüleri’nin ışığı aydınlatmaya devam ediyor”

Anadolu Aydınlanması’nda ve eğitim tarihimizde eşsiz bir yere sahip olan Köy Enstitüleri’nin kuruluş yasasının kabul edildiği 17 Nisan 1940 tarihinin üzerinden 82 yıl geçti. Faaliyette bulunduğu 14 yıl boyunca Köy Enstitüleri’nde binlerce kırsal kökenli genç eğitim görmüştür. Enstitüler’den mezun olan bu gençler; yurtsever aydınlar olarak ve eğitimci, sağlıkçı, sanatçı ve benzeri mesleki kimlikleriyle ülkemizin gelişmesine ve kalkınmasına çok büyük katkılar vermişlerdir.

 

ARA REKLAM ALANI

Genç Cumhuriyetin ele aldığı konuların başında eğitim ve özellikle kırsalda yaşayan insanların geri kalmışlık sorunu gelmiştir. Cumhuriyetin lider ve yurtsever kadroları ülkemizin gerçekleri doğrultusunda kalıcı, akılcı ve bilimsel çözümler ve kurumlar oluşturmaya çalışmıştır. O yıllarda Türkiye nüfusunun yüzde sekseni kırsal alanlarda yaşamaktadır ve okuryazarlık oranı çok düşüktür. Köylerde okul yok denecek kadar azdır. Yıllarca süren savaşların da etkisiyle köylerimiz/köylülerimiz yoksulluk ve yoksunluk içindedir. Bununla beraber tarım gerek istihdam ve gerekse milli gelir bakımından çok büyük önem taşımaktadır. Bu gerçekler ve zorunluluklar sonucunda doğan ve üstün nitelikli yaratıcı bir zihnin ürünü olan Köy Enstitüleri, eşsiz bir model olarak kurgulanmış ve varlıklarını sürdürdükleri kısa zaman içinde kalıcı etkiler yaratmışlardır. Enstitüler, Cumhuriyetimizin kurucu değerlerinin anlaşılmasında ve kökleşmesinde tarihi rol oynamışlardır.

 

Köy Enstitüleri’nde teorik eğitim yanında ağırlıklı olarak pratik/uygulamalı eğitimler de verilmiştir.  “İş için, iş içinde eğitim” ilkesiyle oluşturulan eğitim programları sayesinde Enstitü mezunları görev yaptıkları yerlerde/köylerde aynı anda hem öğretmen ve aydın bir yurttaş hem de marangoz, çiftçi vb. olarak öncü ve önder nitelikleriyle hizmet vermişlerdir. Kendi okullarını, işliklerini ve ihtiyaç duyulan alanları inşa ederek kullanan Enstitüler aynı zamanda fiilen tarım ve gıda ürünleri üretimi de yapmıştır.

 

Köy Enstitüleri’nin toplumsal, kültürel ve ekonomik hayatta yapmaya başladığı değişimler, eğitimsizlik ve geri kalmışlıktan beslenen kesimlerce hızla fark edilmiştir. Karalamalar, Enstitüler’in kapanması ile dahi son bulmamıştır. Ancak Köy Enstitüleri’nin ışığı günümüze de yansıyor ve insanlarımızı aydınlatmaya devam ediyor.

 

Tarım ve Gıda Etiği Derneği (TARGET) olarak, “dinmeyen bir gönül yarası” olan Köy Enstitüleri’nin planlanmasında, kuruluşunda, yapılanmasında ve uygulamasında yer alan değerli insanları derin bir saygı ve minnetle anıyoruz.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

YAZAR BİLGİSİ