Gelecek teknoloji ve bilimle şekillenecek
Mitsubishi Electric, çağın ötesindeki teknolojileriyle toplumun yaşam kalitesini artırmaya devam ediyor İleriye dönük vizyonuyla geleceğin ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik yeni teknolojiler tasarlayan Mitsubishi Electric, Ar-Ge faaliyetlerini destekleyen bakış açısıyla alanında öncü ürün ve çözümlere imza atıyor.
Mitsubishi Electric, çağın ötesindeki teknolojileriyle toplumun yaşam kalitesini artırmaya devam ediyor
İleriye dönük vizyonuyla geleceğin ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik yeni teknolojiler tasarlayan Mitsubishi Electric, Ar-Ge faaliyetlerini destekleyen bakış açısıyla alanında öncü ürün ve çözümlere imza atıyor. Bir asırdır olduğu gibi şimdi ve gelecekte de ileri teknolojisiyle toplumun yaşam kalitesini artırmayı hedefleyen Mitsubishi Electric’in Türkiye Başkanı Şevket Saraçoğlu, 8-14 Mart Bilim ve Teknoloji Haftası kapsamında şirketin daha da iyi bir yarın yaratmak için yaptığı güncel çalışmalar hakkında bilgi verdi.
Sürekli olarak değişimi hedefleyen güçlü bir irade ve tutkuyu paylaşarak "daha da iyi bir yarın" yaratmayı taahhüdü olarak belirleyen Mitsubishi Electric, evden uzaya kadar birçok farklı faaliyet alanında öncü teknolojiler geliştiriyor. Dünya genelinde olduğu gibi Türkiye’de de teknolojinin gelişmesi için hız kesmeden çalışan şirket; çağın ötesinde teknolojiler geliştirerek fabrika otomasyonu sistemlerinden endüstriyel ve kolaboratif ileri robot teknolojilerine, mekatronik CNC sistemlerden asansör ve yürüyen merdivenlere, klimadan taze hava cihazları ve veri merkezi soğutma sistemlerine kadar pek çok alanda öncü bir rol üstlenmeyi başarıyor.
Bilim ve teknolojinin toplumların gelişimi açısından önemine dikkat çeken Mitsubishi Electric Türkiye Başkanı Şevket Saraçoğlu, 8-14 Mart Bilim ve Teknoloji Haftası kapsamında şirket olarak yakın zamanda geliştirdikleri ve topluma katkı sağlayacak öncü teknolojileri hakkında bilgiler verdi.
Geleceğe yön veren teknolojilerde lider
Şirket olarak küresel fikri mülkiyet girişimlerine çok önem verdiklerinin altını çizen Saraçoğlu; “Mitsubishi Electric; Dünya Fikri Mülkiyet Örgütü WIPO’nun 2021’deki duyurusuna göre 2020 yılı uluslararası patent başvurularında Japonya'da birinci, küresel çapta ise üçüncü oldu. Bu başarıyı yeni dönemde de sürdürülebilmek ve geleceği referans alan teknolojilere imza atabilmek için yatırımlarımıza devam ediyoruz. Yine 2021 yılında, İsviçre merkezli Dünya Fikri Mülkiyet Örgütü’nün WIPO GREEN teknoloji platformuna partner statüsüyle dahil olduk ve çevre dostu teknolojilerimizle açık inovasyonu desteklemeye başladık. Ek olarak, yerel 5G özel mobil iletişim sistemlerinin araştırma ve test gösterimleri konusunda müşteriler ve ortak şirketlerle iş birliği yapmak için şirketimizin Kamakura şehrinde bulunan Bilgi Teknolojileri Ar-Ge Merkezi’nde 5G Açık İnovasyon laboratuvarı kuruldu” şeklinde konuştu.
Günde 15 bin korona şüpheli örneği test eden robot geliştirdi
Dünyanın en önemli gündem konularının başında gelen korona ile ilgili yakın zamanda çok önemli bir gelişmeye imza attıklarını söyleyen Şevket Saraçoğlu; “Mitsubishi Electric, Labomatica ve Perlan Technologies iş birliğiyle Polonya Bilimler Akademisi Biyoorganik Kimya Enstitüsü’nde SARS-CoV-2 tanısını hızlandırmak için AGAMEDE robotik sistemi tasarladı. Sistem, yapay zekâ ile donatılmış ileri düzey otomasyon teknolojisi sayesinde günde 15 bin örneği test etme kapasitesine sahip. AGAMEDE; yeni ilaç araştırmaları, kişiye özel kanser tedavileri ve hatta kozmetik formüller geliştirmenin yanı sıra biyoteknoloji alanında da çığır açan yenilikler için çok iyi bir fırsat sunacak” dedi.
Sıfır enerjili bina konseptinin yaygınlaştırılması için merkez kuruldu
Daha etkin ve rahat bir toplum oluşturma hedefinin en önemli ayağının sürdürülebilirlik olduğunu ve bu kapsamda enerji verimliliğinin belirleyici bir rol üstlendiğini belirten Şevket Saraçoğlu; “Mitsubishi Electric, geleceğin enerji verimli şehirleri için Japonya Kamakura'daki Bilgi Teknolojileri Ar-Ge Merkezinde SUSTIE tesisini geçen sene hayata geçirdi. Sıfır enerjili bina uyumlu enerji tasarrufu teknolojilerinin geliştirilme ve test aşamalarını kolaylaştırma hedefiyle kurulan test merkezimizde yürütülen çalışmalarla çok daha konforlu ve enerji açısından çok daha verimli iç mekânlar oluşturmak mümkün olacak. Son verilere göre SUSTIE, yıllık çalışma enerjisini yüzde 0'ın altına düşürdü. Bu, tükettiği enerjiden daha fazla ürettiği anlamına geliyor” şeklinde açıklamalarda bulundu.
Fabrikalarda gerçek zaman kontrolü yapan yapay zekâ
Mitsubishi Electric’in Japonya İleri Endüstriyel Bilim ve Teknoloji Enstitüsü (AIST) ile birlikte fabrikalardaki süreçleri büyük oranda optimize eden bir teknoloji geliştirdiklerini belirten Saraçoğlu, sözlerine şu şekilde devam etti: “Şirketimiz, Japonya’da otomatik üretim süreçlerindeki değişiklikleri öngörerek fabrika otomasyon ekipmanlarında hareket hızı gibi gerçek zamanlı ayarlamalar yapan bir yapay zekâ teknolojisi hayata geçirdi. Bu teknoloji, zaman alıcı manuel ayarlamalara duyulan ihtiyacı ortadan kaldırarak daha çevik, stabil, güvenilir ve verimli üretim süreçleri sağlıyor. Fabrika otomasyon ekipmanlarının dinamik kontrolü için yüksek hızda çıkarımlar yapan sistem, işleme yükünü de minimize ediyor.”
Tsunamiyi tahmin eden radar tabanlı yapay zekâ
Mitsubishi Electric’in, Japon Genel Toplum Vakfı İnşaat Mühendisliğini Destekleme Birliği ile iş birliği içinde çalışarak kıyı bölgelerindeki su baskını derinliklerini tahmin etmek için radarla tespit edilen tsunami hızına ilişkin verileri kullanan bir yapay zekâ teknolojisi geliştirdiğini söyleyen Saraçoğlu “Mitsubishi Electric'in MAISART®2 teknolojisini kullanan bu yapay zekâ teknolojisi, bir tsunamiyi algıladıktan sonra sadece saniyeler içinde isabetli tahminler üreterek kıyı bölgelerindeki olası afetleri önlemek için tahliye planlarının hızla hayata geçirilmesi konusunda destek sunacak.” dedi.
Hayatın her alanına dokunan teknolojiler
İş süreçlerini verimli kılacak yapay zekâ teknolojilerini piyasaya sunduklarını dile getiren Saraçoğlu, sözlü görüşmeleri isabetli bir şekilde otomatik olarak özetleyen bir teknoloji geliştirdiklerini ifade etti. Yapay zekâ markası MAISART temelli bir görüşme özetleme teknolojisi olan bu sistemin Mitsubishi Electric’in çağrı merkezinde yapılan ön testlere göre çalışanların çağrı raporu hazırlamaları için harcadıkları süreyi yaklaşık olarak yarı yarıya azaltacağını da sözlerine ekledi. Aynı zamanda farklı dilleri konuşan kişiler arasındaki iletişimi kolaylaştırmak amacıyla canlı video kayıtlarında söylenenleri anında üç boyutlu metne dönüştürmek için dünyada ilk kez artırılmış gerçeklik (AR) teknolojisinin kullanıldığı SwipeTalk Air kullanıcı ara yüzünü geliştirdiklerini, bu sayede iletişimin önündeki engelleri kaldırdıklarını belirtti.
Kesintisiz üretim, kesintisiz hayat
Dijital fabrika konsepti e-F@ctory ile fabrikalara çok daha hızlı, verimli ve çevreci üretim imkânı tanıdıklarını vurgulayan Şevket Saraçoğlu; “Fabrika katmanlarını optimize etmek için ileri teknolojileri kullanan bu konsept, kesintisiz üretim kabiliyetini artırıp rekabette öne geçmek için işletmelere fırsatlar sunuyor. Ayrıca tescilli yapay zekâ markamız MAISART teknolojisi ile şirketlerin yapay zekâdan maksimum fayda elde etmelerini sağlamak için çalışıyoruz. AI tabanlı ekipman sektörüne ivme kazandırmayı ve üst düzey bilgi işleme dahil olmak üzere çeşitli sektörlerde yapay zekâ uygulama alanlarının genişlemesine katkı sunmayı istiyoruz. Bunun yanı sıra insanla iş birliği içinde görev alan kolaboratif robot serimizle sanayiye değer katıyoruz. Esneklik ve ayarlanabilirlik özellikleriyle dikkat çeken MELFA ASSISTA kolaboratif robotlarımızla insan iş gücünü asiste ederek üretime hibrit bir bakış açısı katıyoruz” diye konuştu.
Yenilikçi CNC kontrol teknolojisi
Dünyanın önde gelen makine üreticilerine CNC ürünleri sağladıklarını belirten Saraçoğlu; “Mitsubishi Electric yenilikçi kontrol teknolojisiyle üretim anlayışına yeni bir boyut kazandırıyor, akıllı telefonlara benzeyen dokunmatik ekran çözümü sayesinde kolay ve sezgisel bir kullanım sunuyor. Yeni nesil CNC serileri sahip olduğu optik haberleşme, yüksek hızlı ve yüksek hassasiyetli işleme, yüksek önden okuma sayıları, çok milli senkronizasyon kontrolü, standart olarak sunulan veri server fonksiyonu gibi özellikleriyle sorunsuz yüzey kontrolü sağlıyor; makine operasyonlarını daha hızlı, daha hassas ve çok daha verimli hale getiriyor.” dedi.
İklimlendirme sektörüne yön veren ilkler
İklimlendirme sektöründe de öne çıkan teknolojilerini özetleyen Saraçoğlu; “Mitsubishi Electric’in İkinci Dünya Savaşı dönemindeki ihtiyaçlardan doğan ve basit anlamda giriş ve çıkış hava yollarını ayıran havalandırmayı yıllar içinde inovatif bir boyuta taşıması, teknolojinin insan yararına kullanımının arttığı bu dönemde ise yapay zekâ tabanlı ve iç ortam hava kalitesini artıran klima ve havalandırma sistemleri geliştirmesi her döneme uygun ürün ve çözümler geliştirdiğinin kanıtı… İklimlendirme sistemlerimizi konfor, verim ve dayanıklılığın en yüksek standardını ifade eden Mitsubishi Electric Quality (MEQ-Mitsubishi Electric Kalitesi) anlayışıyla üretiyoruz. Örneğin; yapay zekâ desteği sayesinde dinamik takip ve fonksiyonellik sunmayı başaran Legendera klimaların yapay zekâ tarafından değerlendirilen veriler ışığında iklimlendirilen havanın öncelikle ve yoğun olarak mekân içinde kişilerin daha fazla zaman geçirdiği alanlara yönlendirilmesini sağlıyoruz. Legendera ve Kirigamine serisi klimalarımızın dışında profesyonel ticari kaset tipi cihazlarda da farklı versiyonlarla yer alan ve sektörde büyük ses getiren 3 boyutlu sensör sistemleri kullanıyoruz. Mitsubishi Electric’in 3D i-See Sensör teknolojisi, sürekli olarak odanın termal taramasını alıyor, 752 adet üç boyutlu bölgeye bölüyor ve her birindeki sıcaklığı ölçerek insanların tam olarak nerede olduğunu tespit ediyor. Yapay zeka tarafından değerlendirilen bu veriler ışığında iklimlendiren ortam ile konfor seviyesini üst seviyeye taşıyor. Ortamda kullanıcı olmadığında enerji tasarrufu için ayar sıcaklığını 1 ya da 2 derece yukarı ya da aşağı ayarlıyor ve mekândaki insan ve evcil hayvan ayrımını yaparak sıcaklığı ayarlayabiliyor” dedi.
Mitsubishi Electric tarafından ilk olarak 1970’li yıllarda geliştirilen Lossnay ısı geri kazanımlı havalandırma cihazlarının ise odadaki sıcaklığı ve nemi büyük ölçüde korurken havanın tazelenmesine yardımcı olduğunu ve iç mekânlara yüzde 100 taze hava sağladığını söyleyen Saraçoğlu; “2021 yılında yenilenen filtre teknolojilerimiz iç hava kalitesinde çığır açan özelliklere sahip. Popülasyonun ve insan sirkülasyonunun yüksek, havalandırmanın ise zor olduğu kapalı mekanlarda; Plasma Quad Plus teknolojisini kullanan hava temizleme cihazları, elektrota 6000 voltluk bir elektrik uygulayarak oluşturduğu plazma sayesinde iç mekanlarda oluşan hava kirleticileri sessiz ve kokusuz bir şekilde etkisiz hale getiriyor. Hava filtrasyonunu önemseyen kişiler için tasarlanan ve Gümüş İyon filtrenin geliştirilmiş versiyonu olan V Blocking Filtre ise havadaki toz, kir, polen, alerjen vb. kirleticilerin sirkülasyonunu engellemeye katkı sağlıyor” şeklinde bilgiler verdi.
Havada, karada ve suda Mitsubishi Electric imzası var
Uçak ve uçuş güvenliğini artırmak amacıyla havalimanları için geliştirdikleri Terminal Doppler Lidar Sistemi olarak adlandırılan radar sisteminin Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü’nün (ICAO) standartlarına ve tavsiyelerine uygun olduğunu belirten Şevket Saraçoğlu; “Radar teknolojimiz birçok hava alanında güvenliği maksimize ederek tüm hava koşullarında kullanılabiliyor. Bunun yanı sıra enerji yönetimini sağlayan teknolojimiz sayesinde fotovoltaik ve diğer elektrik üretimi sistemlerinin verimli bir şekilde yönetilmesi ve şirket tesislerinde park halinde bulunan elektrikli araçların şarjı ve deşarjını sağlıyoruz. Şirket olarak hayatın her alanında olduğumuza bir örnek de şehirlerdeki şebeke suyunun yönetimine getirdiğimiz çözüm… İklim değişikliğine ve artan popülasyona bağlı olarak şehirlerdeki suyun yönetimi kritik öneme sahip. Geliştirdiğimiz Aquatoria ile şehir suyu yönetimini yapay zekâ ile optimize ediyoruz. Mitsubishi Electric'in MAPS çözümü üzerine inşa edilen, proses yönetimi, görselleştirme ve kontrol paketinden oluşan Aquatoria®, şehir suyu dağıtım şebekesi boyunca pompa optimizasyonu ile su basıncını dengeliyor, su kaçaklarını ve bakım gereksinimlerini azaltıyor, minimum yüzde 15 enerji tasarrufu ve şehir suyu yönetiminde operasyonel mükemmellik sağlıyor.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı