İşitme Kaybı Tedavisinde Rehabilitasyon Şart
Ege Ses Terapi Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi kurucusu Fatih Karaçalı, işitme kayıplı kişilerin yaşam standardının yükselmesi ve çevresiyle daha sağlıklı bir iletişim kurabilmesi için rehabilitasyonun önemine dikkat çekiyor.
Ege Ses Terapi Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi kurucusu Fatih Karaçalı, işitme kayıplı kişilerin yaşam standardının yükselmesi ve çevresiyle daha sağlıklı bir iletişim kurabilmesi için rehabilitasyonun önemine dikkat çekiyor.
İşitme kayıplı çocuklara 15 yıldır işitsel rehabilitasyon alanında çalışmalar yapan Fatih Karaçalı, kurucusu olduğu Ege Ses Terapi Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi’nde dil ve konuşma güçlüğü yaşayan çocuklara hizmet veriyor. Ege Üniversitesi Kulak Burun Boğaz Anabilim Dalı Odyoloji ve Konuşma Bozuklukları Bölümü’nde Yüksek Lisans yapan Karaçalı’ya göre işitsel rehabilitasyon; işitme cihazı ve koklear implant kullanıcılarının iletilen uyarımlara adapte olabilmeleri, bu uyarımları anlamlı işitsel bilgiye dönüştürebilmeleri ve işitme kaybının sebep olduğu olumsuz durumları en aza indirebilmek için zorunlu bir süreç.
Rehabilitasyon sürecinde yaş sınırı yok
İşitme kayıplı çocukların işitsel rehabilitasyon sürecinin yürütüldüğü merkezde, işitme kayıplı kişilerin yaşam standartlarını yükseltmeye ve çevresiyle daha sağlıklı iletişim kurabilmesine olanak sağlanıyor. İşitme kayıplı hastalarda rehabilitasyon sürecine karar verilme aşaması hakkında Karaçalı şunları söyledi: “İşitme kaybı tanılanıp gerekli medikal/cerrahi tedavi uygulandıktan sonra vakit kaybetmeden rehabilitasyon sürecinin başlaması çok önemli. Yaş sınırı olmamakla birlikte tanı, tedavi ve eğitim sürecinin erken başlaması özellikle bireyin dil gelişimi açısından kritik rol oynuyor. Tedavi süreci aile ve çocuğa içinde bulundukları durumu kabullendirmekle başlayıp, çocuk ve ailenin ihtiyaçları doğrultusunda devam ediyor.”
MEB desteğiyle ücretsiz eğitim
Karaçalı, işitme kayıplarının farklı tip ve derecelerde görülebildiğini, dil ediniminden önceki veya sonraki süreçte başlayabileceğini belirtiyor. İşitme kayıplarında değişkenlerin kişiye özel olduğunu ifade eden Karaçalı, tüm işitme kayıplılar için rehabilitasyonun gerekliliğine vurgu yapıyor. Rehabilitasyon sürecinde MEB’in desteğine dikkat çeken Karaçalı şöyle konuştu: “İşitme kayıplılar, tanı ve tedaviden sonra devlet hastanelerine başvurarak ÇÖZGER (Çocuklar için Özel Gereksinim) raporu edinebiliyorlar. Bu rapor ile bağlı bulundukları Rehberlik Araştırma Merkezi’nden (RAM) çıkardıkları eğitim raporu ile özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinde Milli Eğitim Bakanlığı desteğiyle ücretsiz eğitim alabiliyorlar.”
“İşitme kayıplılar için altın kural: 3E”
Koklear implantasyon sonrası süreçle ilgili Karaçalı şunları ifade etti: “Koklear implant ameliyatından sonra, işitme kayıplılar için altın kural şeklinde nitelendirdiğimiz ‘3E’ kuralının erken tanı ve erken tedavi kısmı tamamlanmış olur. 3E kuralının üçüncüsü olan erken eğitim basamağının es geçilmesi çocuğun sesi fark etme, tanıma, anlama ve anlamlandırma aşamalarından geri kalmasına, böylece duyduğu sesten tam verim alamamasına sebep olur. Dil gelişimi açısından kritik dönem olan 0-3 yaş rehabilitasyon süreci başlamadan geçirildiği ve çocuk işitsel algı becerileri konusunda desteklenmediği takdirde ileriki dönemde çocuğun alıcı ve ifade edici dil yaşının akranlarından geri düzeyde kalması söz konusu olabilir. Bunun yanı sıra çocuk okul döneminde, okuduğunu anlama-yorumlama, söyleneni yazma becerilerinde zorluk; akranlarına göre daha sınırlı sayıda sözcük kullanımı gibi bazı akademik beceri problemleri ile karşılaşabilir.
“Rehabilitasyon sürecinde multidisipliner çalışmak gerekiyor”
İşitsel rehabilitasyon sürecinin multidisipliner bir çalışma gerektirdiğini belirten Karaçalı sözlerini şöyle tamamladı: “Bu süreçte sadece öğretmen ve odyolog yeterli değil. Ameliyatı yapan klinikteki uzman ekip, öğretmen, odyolog, konuşma bozuklukları uzmanı, psikolog ve aile iş birliği içinde olmalı. Ayrıca, rehabilitasyona başlayan ailenin kaygı düzeyi çok yüksek oluyor. Uzmanlar tarafından gerekli yönlendirmelerin yapılması ile aile, çocuğa doğru şekilde yaklaşmayı ve iletişim yöntemlerini öğreniyor. Böylece çocukta olumlu yönde gelişmeler gözle görülür hâle geliyor.”
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı